BIR KALBINIZ VARDIR, ONU TANIYINIZ

Kalp, can evidir. Bizi can evimizden vuranlar kalbimizi paramparça etmistir. Beden, ettir ve kemiktir. Ne kadar beslersek besleyelim bir ariza verir, hastalanir, yaralanir, nihayet tedavi edilebilir, iyilesir. Kalp de öyledir; onun hastalanmamasi, daima sihhat ve huzur içinde bulunmasi için devamli ve düzenli bakima ihtiyaci vardir. Zikir, sükür, ikrar, tevbe gibi hasletler kalp bakim ürünleridir. Çam kozalagina can emanetini veren Rabbimiz gerekli bütün çalistirma yöntemelerini de bize bildirmistir. Resulullah Efendimizin izinde, bir mürsid-i kâmilin elinde kalp daima kirden ve pastan arinmis, tertemiz bir biçimde ve mutmain olarak yasar gider. Beden topraga teslim edilirken kalp geldigi yere döner. Her sey aslina rücu eder. Kalbin rücusu Rabbinedir.
Böyle hassas, böyle rakik, böyle dakik bir mesele bir vaktin degil bir ömrün meseledisir. Haset, kin, riya, dedikodu, türlü melanet ve haramlar iste bizi bu can evimizden vurmak, buradaki tertemiz cani adeta siyah bir noktaya çevirmek için hücum edip dururlar. Gerekli önlemleri almaz, gerekli bakim ve temizligi vaktinde yerine getirmez ve hatta gaflet girdabina düsersek elimizden bir can gider.
Iman cevheri kalptedir, inkar merkezi de kalptir. Dilimiz, bedenimiz, davranislarimiz kalbimize bagli oldugu müddetçe dogru yolda ve istikamet üzeredir. Aksi takdirde, kalbimiz baska söylüyor dilimiz baska söylüyorsa nifak bizi yakip kül eder.
Imkani ve tehlikesiyle en mühim organimizdir kalp. Tasavvufun konusunu kalp temizligi olusturur. Ilahi hitabin mahalli ve muhatabi, marifet ve irfan denilen tasavvufi bilginin kaynagi, kesif ve ilham mahalli kalptir. Kalp kelimesine sözlüklerde tam 112 anlam verilmis. Bu kadar genis bir seyden bahsediyoruz. Bir anlami da gönül. Gönül gözü de deriz; manevi temizligin ve olgunlugun verdigi can uyaniklidir. Bu gözle görenler, görürler hakki ve hakikati.
O zaman açilsin sayfalar. Rabbimiz açsin kalbimizi, kalp gözümüzü.

KALP NEDIR, NEDEN ÖNEMLIDIR?
PROF. DR. SÜLEYMAN ULUDAG

Sözlükte kalp; döndürmek, çevirmek, bir seyi altini üstüne, içini disina getirmek gibi anlamlara gelir. (Bkz. Kamus, cilt 1, s. 445) Burada bahsedilen kalp, vücudumuzun önemli organlarindan biri olan gögüsteki kalptir. Etten ibaret olan bu anlamdaki kalp, dinin konusu olmaktan çok tibbin konusudur. Kalp sagligi ve hastaliklariyla kardiyologlar -kardiyoloji- ve tabipler ilgilenirler. Insanda iki kalp vardir. Biri yukarida söz konusu olan cismani ve maddi kalp, digeri cismani ve maddi kalple baglantisi ve iliskisi bulunmakla beraber ondan ayri ve farkli olan manevi ve ruhani kalp. Bu anlamdaki kalbe nurani cevher ve Ilahi latife dendigi de vardir.

KALBIN HASTALIKLARI VE TEDAVISI
PROF. DR. SÜLEYMAN DERIN

Maddi kalbimiz vücuttaki kani temizlemekle görevli, gögsümüzün sol tarafinda yer alan önemli bir uzvumuzdur; ama sufilerin kasdettigi kalp bu degildir. Onlar kalbi ruhun merkezi olarak görürler. Bu manada kalp; gayb âleminden bize ihsan edilen Ilahi hediye, Imam Gazzali’nin tarifiyle de Rabbani bir latifedir, Hakk’a giden yolda en önemli manevi varligimizdir. Allah’i bulmak kalp ile olur; ahirette cezaya ve mükafata müstahak olan kalptir. Kalbin mahiyetini anlamak ise insan aklinin gücünün ötesindedir. Tam olarak bilmek mümkün degildir, zira ayette, “Sana ruh hakkinda soru soruyorlar. De ki: Ruh, Rabbimin emrindendir. Onun hakkinda size çok az bilgi verilmistir.” (Isra, 85)

DÜSÜNEN KALPTIR
DOÇ. DR. IBRAHIM BAZ

Islam medeniyeti, kalbiyle düsünen ve yasayanlarin kurduklari emsalsiz bir medeniyettir. Bugün unuttugumuz veya uzaklastigimiz için kiymetini kavramaktan aciz oldugumuz ve yalniz bir nostalji gibi anlattigimiz bu kalp medeniyeti, bir zamanlar yasanmis ve insanliga umut olmustur. Kalbiyle düsünen, düsüncesini merhametle mayalayan, adimini tevazuyla atan, misafirsiz sofraya oturmamak için yoldan geçen yolculari çeviren, sofradaki kalabaligi bereket bilen, kuslar korumasiz kalmasin diye agaçlara kus evleri yapan, komsusunun kazaninin kaynayip kaynamadigini düsünen ve pisirdiginden bir tabak yemek de ona ayiran, infaki imanin meyvesi bilip verdikçe çogaldigina inanan, tebessümü ibadet sayan güler yüzlü bu insanlarin böyle olmalarinin nedeni, kalplerine kulak vermeleriydi. Kalpleriyle düsünmeyi bilmeleriydi.

KALBINIZI DINLEYINIZ
GÖKHAN ERGÜR

Su an insanoglunun basindaki en büyük belalardan biri de iste bu motto: Ruhu (kalbi) öldür, maddeyi yasat. Hakim söylem, sadece vitrinde ve parlak ekranlarda gördüklerini satin aldiginda mutlu olan bir insan nesli yaratmak için elinden gelen her seyi yapmakta. Kalbin ruhani özelligini insan bedeninden çekip alarak, geriye kalan et parçasinda olusan o büyük boslugu satacagi yeni ürünlerle dolduracagini vaat eden sistem bu tavriyla kendini kutsayip Tanrilastirmakta ve sadece emek sömürüsüyle isleyen yeni bir dünya dini olusturmaya çalismaktadir.


Dosya yazilarinin tamami derginin Eylül, 2022 sayisinda.